6 Kasım 2014 Perşembe

İslamda Eşarp - Tesettür

Tesettür, örtünmek anlamında İslam dini terimidir. İslam dünyasında çoğunlukla kadınların kıyafetleri ile ilgili tanımlamalarda kullanılan bir kavramdır. Tesettür "örtünmek" anlamına gelir ve dinî anlamda örtülmesi gerekilen yerleri ve örtünün şeklî bazı unsurlarını belirler.

Tesettür, Eşarp ve başörtüsü takmak insani tutum olarak insan istek, arzu ve iradesi ile yapılan bir davranış olduğu halde, sıklıkla yapılan bir tanımlama ile "tesettürlü kadın", veya "başörtülü kız" gibi, insan bedeninin bir parçası, veya özürlüler, mavi gözlüler, sarışınlar, zenciler gibi bedensel işaret taşıyan toplumsal bir sınıfı tanımlar şeklinde kullanılır. Bu tanımlamanın başlarına örtü takan kadınların davranışları üzerinde manevi bir baskı oluşturması veya diğer insanların onlara karşı ön şartlı tutumlar almaları açısından da önemlidir.

Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam’da çok önemli bir yeri olan başörtüsü konusunda, kaynağın Sümer dini gelenekleri ile ilgili ve diğer birçok kavram ve uygulama gibi buradan alıntılanma olduğunu ifade etmiştir. O'na göre bu uygulamalar Yahudilerin Babil sürgünü sırasında benimsenmiş ve daha sonra Tevrat yazımlarına aktarılmıştır.

Örtünmekle ilgili kuran ayetleri

Kuran’da tesettürle ilişkilendirilen ayetler Türkçeye anlamlarını da değiştirecek şekilde farklı tercümelerle çevrilen Nur ve Ahzab surelerinde yer alan iki adet ayettir.
"Mü'min kadınlara da söyle: "Gözlerini kaçındırsınlar ve ara yerlerini korusunlar, kendiliğinden açığa çıkan dışında süslerini dışa vurmasınlar. Örtülerini, "cep"lerinin üstüne koysunlar. Süslerini, kendi kocalarından ya da babalarından ya da oğullarından ya da kocalarının oğullarından ya da kendi kardeşlerinden ya da kardeşlerinin oğullarından ya da kız kardeşlerinin oğullarından ya da kendi kadınlarından ya da ellerinin altında bulunanlardan ya da kadına ihtiyacı olmayan hizmetçilerden ya da kadınların henüz mahrem yerlerini tanımayan çocuklardan başkasına göstermesinler. Süslerinden, gizlemiş olduklarının bilinmesi için ayaklarını yere vurmasınlar. Ey müminler, Allah'a topluca tövbe edin ki kurtuluşa erebilesiniz.

Hadisler Muhammed'in ölümünden 1- 2 asır sonra yazılan ve bir ravi zinciri ile Muhammed'e isnad edilen sözlerden oluşur. Bazı dini anlayışlarda referans değerleri tartışılan bu sözler değişik hadis külliyatlarında toplanmışlardır. Sünni anlayışa göre altı temel hadis kitabının adı olan Kütüb-i sitte'de farklı başlıklarda örtünmeyle ilgili hadislere yer verilmiştir. Ayşe bint Ebu Bekir'den rivayet edilen bir hadis şu şekildedir;

"Resûlüllah bileklerinin dört parmak yukarısını işaret ederek: “Allah’a ve ahiret gününe inanan bir kadına ergenlik çağına varınca yüzü ve şuraya kadar elleri dışında herhangi bir yerini açması helal değildir.’’


Yine Ayşe bint Ebu Bekir'den rivayet edilen bir hadise göre, Ebu Bekir'in kızı Esma ince bir elbise ile peygamberin huzuruna girmişti. Peygamber yüzünü başka yöne çevirdi, yüzünü ve avuçlarını göstererek şöyle dedi; "Ey Esma! Şüphesiz kadın ergenlik çağına ulaşınca, onun şurası ve burası dışında kalan yerlerinin görünmesi uygun değildir.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder